Eylül ayı kızıl, sarı, kahverengi renkleriyle ve en muhteşem olgunluğa ve tada kavuşmuş meyveleriyle, sebzeleriyle yaz sıcaklarını da ardında bırakarak her türlü güzelliğiyle arz-ı endam eyledi.
Eylül ayında küçük seyahatler dışında Konyada olmayı tercih ederim. Bağ, bahçelerin kızıla dönüşen renkleri Ahmet Haşim şiirlerine yeniden göz atmama vesile olur. Pazarlara dökülen Çumra kavunları, Sille, Hatıp ve Gödenenin inanılmaz tattaki dimnit üzümleri, Konyanın dokununca kırılacak incelikteki kıl biberleri, el değince koku veren domatesleri, eğri büğrü ama kütür kütür salatalıkları, yeni yeni pazarlara düşen Yunus Emrenin alıçları, et kabakları ve sayamayacağım diğer ürünleri, lezzetleriyle inanın başınızı döndürür.
Konyanın patlıcanlarıyla yapılan bütümeti, beraberinde ayranla ve eylül domatesleriyle yapılan salatasıyla; Konya tabiriyle ensesine de küflü peynir, bir Çumra selbasan kavunu ve tandır ekmeğiyle tekrar tekrar yemekten bıkmayacağınız bir menü oluşturur.
Veya yanında pilavıyla ekşili et kabağı, ensesine su böreği ve Sillenin dimnit üzümleriyle yine muhteşem bir menüyle karşılaşırsınız ki Konyada olduğunuza şükredersiniz. Bütün bu güzellikler, Silleli Aşık Figaninin Boğaçayla kebap gelsin yanıma/Kurabiye tesir eder canıma/Yalınız yemem ben düşmez şanıma/Taam halvetinde arkadaş gerek dediği gibi özlediğiniz dostlarınızla birlikte de olursa, nasıl eylül ayında Konya dışında olabilirsiniz, sevgili okuyucularım
Bekir Sıtkı Erdoğanın Ayrılıktan yemiş tekme/Yakma gurbet onu yakma/Burda gezdiğine bakma/Bekir Konyada Konyada demesi de boşuna değil. Konyanın maddi, manevi güzellikleri gurbette olan Konyalılara zor gelir. Valiliğin, Belediyenin sayısız kültür faaliyetleri de bu güzelliklere eklenince eylül ayında Konya vazgeçilmezdir. Her yıl ilgiyle takibettiğim, bu yıl, 22-30 Eylül 2013 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan Mistik Müzik Festivali yine eylül ayı içindedir.
Eylül, hanımların yavaş yavaş kış hazırlıklarına başladıkları bir aydır. Önden iplere dizilen veya kar beyaz çarşaflara döşenen sebze ve meyve kurutmaları başlar. Sebzeler dolmalık veya yemeklik olarak ayrı ayrı hazırlanırken, meyveler pestil, reçel, marmelat, şurup olarak değerlendirilir. Salça yapımı yine eylül ayındadır, ekime kalırsa suyunu zor çeker, çünkü. Sirkeli veya salamura turşu yapımı daha sonra gerçekleştirilir, çünkü apartman ortamında sıcakta bozulabilir. Eski zamanlarda sucuk ve pastırma da yapılırdı ama bahçesiz apartman katlarında artık evlerde pek yapılmıyor. Konyada erişte yapımı da bu zamanda gerçekleştirilir, geç yapılırsa erişte zor kuruduğu için morarabilir.
Günümüzde konserve türü yiyecekler de kaynatılarak kavanozlarda muhafaza ediliyor. Ben konserve ve daha sağlıklı olduğu söylenen dondurma yöntemlerini pek...
Yazının tamamını okumak için tıklayın
Sonbahar yemekleri
- 22 Eylül 2013, 11:22
YORUM EKLE
Yorumunuz Onaylanmak Üzere Gönderildi