Harran Ovası'nda jeotermal enerjinin kullanıldığı seralarda üretilen domates, başta Avrupa ülkeleri ve Rusya olmak üzere birçok ülkeye ihraç ediliyor.

GAP'ın hayata geçirilmesiyle her alanda değişim ve gelişimin yaşandığı bölgede, son yıllarda seracılıkta da ciddi anlamda ilerleme sağlandı. Karaali bölgesinde 2000 yılında bir köylünün arazisinde bulunan jeotermal su kuyusunun ardından seracılık yaygınlaşmaya başladı. Birkaç küçük serayla yapılan deneme ekiminin ardından kısa sürede birçok firma yatırıma yöneldi. Karaali'deki seralarda üretilen özellikle salkım domates, yurt içinin yanı sıra yurt dışı pazarında da aranan ürün haline geldi.

GAP Seracılar Birliği Derneği Başkanı Müslüm Yanmaz, Karaali bölgede 35 firmanın 500 dekarlık jeotermal seralarda domates üretimi yaptığını söyledi.

''Topraksız kültür'' tekniğiyle gerçekleştirilen üretimin ağırlıklı bölümünü salkım domatesin oluşturduğunu belirten Yanmaz, yetiştirilen ürünlerin yurt dışı pazarında rağbet gördüğünü ifade etti.

Üretilen salkım domatesin başta Hollanda, İngiltere ve Rusya olmak üzere birçok ülkeye ihraç edildiğini belirten Yanmaz, "İhracata 3 ay önce başladık. Bu yıl 6 bin ton domates ihraç ederek yaklaşık 12 milyon dolar gelir elde etmeyi hedefliyoruz. Amacımız ürünlerimizin yüzde 90'ını ihraç etmek" dedi.

Özellikle Avrupa pazarında "Globalgap" kapsamında iyi tarım uygulamaları olarak adlandırdıkları hormonsuz ve kimyasal ilaçsız ürün yetiştirdiklerini anlatan Yanmaz, "Avrupa'da Hollanda'da mevsiminde bir şey yok, İngiltere'de mevsim diye bir şey yok. Arılı sistemle, ısıtmalı serada ürettiğimiz domates, tarla domateslerinden daha sağlıklı. Avrupa pazarı da bunu istiyor. O yüzden 'mevsimde tüketimin yerine kimyasal ilaç kalıntısız, hormonsuz ürünleri tercih edin' demenin daha doğru olduğu inancındayım" diye konuştu.

2023 hedeflerinin seraları 100 bin dekara çıkararak 500 milyon dolarlık ihracat olduğunu belirten Yanmaz, bu hedefe ulaşmaları durumunda 12 bin kadın işçiyi istihdam edebileceklerini belirtti.

Şanlıurfa'dan mevsimlik işçi olarak Giresun'a, Ordu'ya pamuğa, pancara, fındığa giden kadın işçiler olduğunu vurgulayan Yanmaz, "Altta jeotermal potansiyel, üstte güneşimiz var. Kadın işçileri buralarda istihdam ederek kendi bölgelerinde ekonomiye katkı sağlamalarına imkan vereceğiz" dedi.

Jeotermal suyun kaplıca özelliği taşıdığını da dile getiren Yanmaz, seracılığın yanı sıra bölgede sağlık turizmini de geliştirmeyi amaçladıklarını kaydetti.