Ender Saraç’tan diyet fast food

Ünlülerin diyet doktoru Ender Saraç profesyonel aşçı Başak Sanaç ile özellikle diyet yemeklerinin satılacağı bir fast food zinciri kuruyor. Adı ‘Kür’. Mönü de bronzlaştırıcı çorba da var, afrodizyak salata da...

Söyleşi
19 Temmuz 2011 Salı 17:27

Bronzlaştırıcı çorba... Yok öyle tene falan sürülmüyor, içiliyor. Nasıl yani derseniz, çorbaya konulan havuçtaki beta karoten maddesi ten üzerinde güneşle buluşunca bronzlaştırıcı etkiyi artırıyormuş. İçinde deniz mahsülleri, avokado, kabak çekirdeği, zencefil ve antep fıstığının bulunduğu salata ise erkekler de cinsel gücü artırıyormuş. Çekinmeden hangi Türk erkeği sipariş edebilecek bakalım, göreceğiz. Bütün bunları kimden mi öğrendim? Ünlü diyet doktoru Ender Saraç’tan. Ender Saraç sonbaharda Metro City ile Kanyon arasındaki tünele kurulacak eco pazarda sağlıklı diyet yemeklerinin servis edileceği bir fast food restoran açıyor. Profesyonel aşçı Başak Sanaç Tanrıverdi ile açacağı restoranın, zincirin ilk şubesi olacağını söyleyen Dr. Ender Saraç’la konuştum, hatta birkaç tarif bile aldım....

* Yemek yemek, insanoğlunun en zevk aldığı eylemlerin başında geliyor herhalde. Ve siz diyetisyenler sadistçe bu zevkle mi savaşıyorsunuz?

Yemeyin demiyoruz. Bilinçli yiyin diyoruz. Sadist değiliz tam tersine insanların gereksiz acı çekmesini önlemeye çalışıyoruz. Kendi adıma minik kısıtlamalarla, ilerideki çok büyük kısıtlamalar ve acıların önüne geçmeye çalışıyorum. Küçük küçük kurallar ileride sizi stentler, kemoterapiler, insilün iğneleri, gereksiz ameliyatlardan korur. Zayıflamada diyet sadece bir bacaktır, sağlıklı yaşam programları veriyoruz.

* Restoran açıyorsunuz galiba?

Diyet fast food zinciri kuruyoruz. Kanyon’la, Metro City’nin tam ortasında bir eco pazar açılıyor. Günde 51 bin kalbür üstü insanın geçtiği bir noktada sağlıklı ve diyet mönüler sunacağız. Eco pazar Türkiye’nin ilk yeraltı AVM’si olacak. Yemek de, baharatçı da, organik ürünler de, vitamin shoplar da olacak bu pazarda.

* İsmi ne olacak restoranınızın?

Kür. İlkini eylülde eco pazarda açıyoruz. Franchise’larla Türkiye’nin dört bir yanında olacağız inşallah.

* Modernleşmenin bir getirisi olan insanın kendine iyi bakması, sağlıklı hayatın önemi gibi konularla birlikte, güzellik faşizmiyle de hepimiz çokça yoruluyoruz hayatlarımızda, zayıflık savaşına herkes girebilir mi?

Herkes mevcut kilosuna göre fazlalığı varsa bunu verebilir. Ama benim en çok dikkat ettiğim konu vücut bileşimini analiz etmektir önce. Kişide ne kadar protein, kas, kemik, hücre içi ve hücre dışı su, mineral, yağ varsa öğreniyoruz. Bunların dağılımları nasıl buna ve kan tahliline bakıyoruz. Böylece hastanın kilosu tıbbi bir vaka mı, yoksa estetik mi bunu saptırıyoruz. Eğer tıbbi bir vaka ise faşizm kelimesi biraz ağır ama uyarıcı bir politika güdüyoruz kilo vermesi için.

* Kilo vermeyin dediğiniz insanlar var mı, yada kilo vermeyi takıntı halinde yaşayan hastalarınıza müdahale etmediğiniz oluyor mu?

Kemik üzerine neredeyse deriyle dolaşan çok zayıf insanlar var. Bugün gelen bir hastamı kilo vermemesi için yarım saat ikna etmeye çalıştım. Böyle bir hastam da Bodrum’da. Çocuk yapmayı planlıyor. Ama karın bölgesinde yağ kalmamış neredeyse. İki aydır hamile kalamıyor. Aşırı zayıflık hamile kalmayı da engelliyor. Hormonlar yağdan üretiliyor biraz çünkü. Aşırı zayıflıkta aşırı şişmanlık kadar zararlı bir durumdur.

* Peki kiloyla takıntılı bir topluma hatta dünyaya döndük, siz buna ne diyorsunuz?

Son 15 yılda maalesef maddesel değerler insanlara cazip gösterildi. Çok yakışıklı erkekler, inanılmaz güzel kadınlar üzerlerindeki marka donanımlarla rol model olarak sunuldu. Gazetelerde hep ideal vücutlar görüyoruz. İnsanlar bunlara ulaşmak için baskı hissediyorlar. Genetik yapınız uygun değilse incecik olamazsınız. Bu arada toplumlar manevi değerlerini unuttu. Ruhsal obezite yaygınlaştı.

* CEO’lar neden hep fitler çoğunlukla?

Lider olmaya, yönetmeye alışmışlar. Bunları yapınca yüksek adrenalin salgılıyorlar. Dikkat edin yüksek adrenalin salgılayan, yüksek testosteronlu kişilerin daha çok da erkek çocukları olur.

Selülite karşı salata

* Neler var mönü de?

Bakliyat köfteleri, diyet kebaplar, pizzalar, soğuk besleyici çorbalar, kas geliştirici omletler, kabızlığa karşı kekler, bronzlaştırıcı çorbalar, erkekler için salatalar, cilt ve saç güçlendirici tonik salatalar.

Selülite karşı salata da satacağız, detoks çorba da. Tüketici termosta lahana detoks çorbası alabilecek. Beyin ve hafıza kuvvetlendirici omega 3 bombası yemekler; somonlu, cevizli, semiz otlu olacak.

Glisemix indeksi düşük tatlılar olacak sonra. Brokoli haşlama, kabak haşlama olmayacak. Diyet yapacaklar için 30 günlük diyet mönü hazırlayıp sunacağız. Çok unutkansanız o zaman size omega 3 ve B 12’si yüksek bir mönü vereceğiz.

Take away hizmetimiz de olacak. Her yemeğin üstüne kalori değerini, besin değerlerini yazacağız. Müşteriye o yemeği niçin yemesi gerektiğini anlatacağız.

* Bize bir kaç basit tüyo verir misiniz?

Yağ eriten çay içebilirsiniz. Bunun için 3 yaprak sinameki, 1/4 demet maydanoz saplarıyla, 1 çay kaşığı keten tohumu, 2 adet avokado yaprağı, 1 çimdik mısır püskülü hazırlayın. Tüm bu malzemeleri kaynatın. 2 dakika demleyip süzerek için.

Otomotlardan elma cipsi düşecek

* Okul kantinlerinde fast food yasaklanıyor mu?

Sağlık Bakanlığı obeziteye karşı savaş açtı biliyorsunuz. Ben de bu projenin genel koordinatörüyüm. Şekerli içecekler, hamburger gibi gıdaların okullarda olması tavsiye edilmiyor. Bunun yerine az yağlı doğal süt ürünleri, glisemix endeksi düşük çikolata ve tatlılar, vitamin değeri yüksek ve bağırsak çalıştırıcı gıdalar, lezzetli ve sağlıklı fast food’lar öneriliyor. Şimdi bir firma sağlıklı atıştırmalıkların satılacağı otomatlar getiriyor Türkiye’ye. Elma, armut cipsleri hazırladık bu makinalar için. Parayı atıp bu cipsleri, organik kayısı alabilecek öğrenciler.

Aileler bu makinelerden çocuğunun saat kaçta, ne yediğini görebilecek! Refah düzeyi arttıkça obezite artıyor. Aslında kendi bildiğimiz dalı kesiyoruz.

‘Dondurma’yla yağlara veda

* Şu anda diyet için uyguladığınız en popüler yöntem ne?

Diyet değil ama bölgesel zayıflamada; yağları dondurarak parçalama dediğimiz inanılmaz bir yöntem uyguluyoruz şimdi. Biliyorsunuz Hollanda Kraliyet ailesi inceciktir. Bu tekniği, kraliyet ailesinin doktoruyla birlikte çalışan bir kadın doğumcudan aldık. Ama ‘Cool Sculpting” denen dondurarak yağ kırma yöntemini Amerikalılar geliştirdi. FDA onaylı teknik dünyada büyük ölçüde liposuction’ın yerine almaya başladı artık.

* Yılda kaç kez uygulamak gerekiyor?

Bir kez yetiyor. İnceldiğiniz zaman bunu çok uzun süre koruyorsunuz.

* Ne yapıyorsunuz tam olarak?

Tek bir seansta yağı kırıyoruz. Uygulandığı bölgede yağ hücrelerini dondurarak yüzde 20 - 30 oranında yok ediyor. Bu dondurmadan sonra parçalanan yağ hücreleri yaklaşık 45 - 60 günlük bir periyodda vücuttan idrar ve böbrek yoluyla atılıyor.

* Yan etkisi yok mu?

Hiç bir yan etkisi yok. Morarma, çürüme, acı hiç bir şey olmuyor. Sadece seans sırasında 45 dakika karın bölgesi biraz üşüyor, o kadar. 2 - 3 günde o bölgede hafif bir karıncalanma oluyor. Bir de 1.5 ay boyunca ağrı kesici, romatizmal ilaçları kullanmamanız gerekiyor. Kullanırsanız etkiyi azaltıyorsunuz. Yöntem şimdi gıdı ve erkek memesindeki yağı azaltmada da kullanılmaya başlandı. Biliyorsunuz bazı erkeklerde yağlı meme sorunu var.

* Herkese uygulanabiliyor mu bu teknik?

Tek kriter ideal kilonuzdan 12 - 15 kilodan fazla olmamanız. 65 kiloysanız 80 kilodan daha fazla olmamanız gerekiyor yani. 100 kiloysanız uygulanamıyor mesela. Önce 80 kiloya inmeniz gerekiyor.

* Bu yöntemde diyet yapmak da gerekiyor mu bir süre?

Hayır.

* Siz yaptırdınız mı?

Yaptırdım. Bende zaten çok kilo yoktu...

Songül Hatırasu – Hüseyin Özdemir / Milliyet

YORUM EKLE

SIRADAKİ HABER

Fırsatlar Vadisi’nden sinema müjdesi

Kültür & Sanat