Yale Üniversitesi Rudd Yiyecek Politikası ve Obezite Merkezi’nde yapılan bir araştırma, yiyecek bağımlılığının obezlere karşı varolan ayrımcılığı arttırdığını gösteriyor. Halkın gözünde yiyecek bağımlısı olan insanların obezlerden daha az ayrımcılığa uğradığını da ortaya çıkaran çalışma, Basic and Applied Social Psychology dergisinde yayımlandı. Çalışma, toplumun obezite ve yiyecek bağımlılığına yönelik algısını ölçmek anlamında yapılmış az sayıda araştırmadan biri olarak gösteriliyor.

659 kişiyle yapılan anket yoluyla gerçekleştirilen çalışmada, katılımcılara obezite, yiyecek bağımlılığı, fiziksel engellilik, sinir hastalıkları, kokain bağımlılığı gibi farklı bağımlılık ve hastalık çeşitleri örnek gösterilip sorular soruldu. Çalışmanın ikinci kısmında ise 570 katılımcıya rastgele sigara, alkol ve yiyecek bağımlılıklarından biri örnek olarak sunularak görüş istendi. Çalışma, yiyecek bağımlılığının diğer bağımlılıklara göre daha ‘kabul edilir’ olduğunu gösterdi. “Yiyecek bağımlısı” olmanın daha sempatik bulunduğu, alkol ve tütün bağımlılığındaki gibi aşırı rahatsızlık yaratmadığı ortaya çıktı. Buna karşın, yiyecek bağımlılığı bir obezde görüldüğünde toplumun daha ayrımcı tavırlar sergilediği de görüldü. Katılımcılar, yiyecek bağımlısı olan obez insanlara yönelik öfke, rahatsızlık ve hatta tiksinti duyduklarını dile getirdi. Rudd Merkezi Araştırma Direktörü Rebecca Puhl, “Araştırmamız, yiyecek bağımlılığının bir sağlık durumu olarak algılandığını ve halkın obezlere yönelik tavrını etkilediğini gösteriyor.” dedi.