İstanbul dışındaki illerde markalaşma bilincini yerleştirmeyi hedefleyen yarışmada, Anadolu çapında marka bilincini geliştirmek amacıyla markalaşma stratejisiyle fark yaratan, başarılı pazarlama ve iletişim çalışmasıyla göz dolduran firmalar ödüllendirildi. "Büyük Şirketler" ve "Küçük İşletmeler" grupları içinde sektörlere göre ayrışan farklı kategorilerde ödüllerin dağıtıldığı törende, kısa sürede gösterdiği başarılı iletişim ve pazarlama stratejisi nedeniyle Sunar Grup ikincilik ödülüne layık görüldü. Yarışma için Anadolu illerinden 164 firma başvurdu. Jürinin oyları ile belirlenen başarılı markalara, ödülleri törenle takdim edildi. Tarım, imalat ve ticaret sektörünün önemli aktörlerini bir araya getiren 'Anadolu Markaları 2012' ödül törenine Türkiye Finans Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Boydak ve Genel Müdürü Derya Gürerk ve Sunar Grup CEO’su Hüseyin Çomu ile Sunar Grup iletişim danışmanı Doret Habib katıldı.

Törene konuk olarak katılan Ekonomi Bakan Yardımcısı Mustafa Sever Türkiye'nin ihracat ve üretimde büyük atılım yaptığından söz etti. Sever, bölge ülkelerde görülen çalkantılara rağmen sanayicilerin böyle teşvik edici başarı öyküleri ortaya koyduğunu ifade etti. Türkiye'nin dünyanın en dayanıklı, en güçlü ekonomilerinden biri olduğunu belirten Sever, şöyle devam etti: "Maharet diğer ülkeler sorunlu iken büyümektir. Evet, 2012'de büyümede durulduk, buna mukabil Avrupa'da süratli büyüyen ikinci ülkeyiz. Bakın Avrupa ülkelerinin borçlarının milli gelirlerine oranı artıyor. Bu ülkeler, yardım için IMF'ye başvuruyor. Türkiye ise yardım almak bir yana IMF'ye 5 milyar dolar yardım yapıyor."

Büyük işletmeler ticaret kategorisinde ikincilik ödülünü alan Sunar Grup CEO’su, Hüseyin Çomu, '' Markalaşmak, Adana çiftçisini ve Adana'yı tanıtmaktır. Markalaşmak, kendisi için istemediğini başkaları için de istememektir. Markalaşmak, iyi ürün üretmektir. Markalaşmak, müşteriyi memnun etmektir. Markalaşmak, sabırlı olmak ve uzun soluklu maraton koşmaktır. Markalaşmak, çiftçi, paydaş, tüketici, firma el ele koşmaktır. Markalaşmak, özetle emeğinin karşılığını almaktır." dedi.

Sunar Grup'un markalaşma yolculuğunda ilk günden beri yanında olan ve Sunar markasının bilinirliğini artırma yönünde, yıllardır birlikte hareket eden Doret Habib, bunun istikrarlı ve uzun bir yolculuk olduğunu söyledi ve ekledi:
"Bir gıda şirketi kaliteli olmak zorunda, bu kalitesiyle farkındalık yaratmak için de markalaşma bilincini geliştirmeli. Özellikle günümüz dünyasında başarılı olmak için sistemli bir şekilde planlama yapmak, doğru iletişim tekniklerini kullanmak, doğru anda doğru mecralarda yer almak gerekiyor. Rekabetin yoğun olduğu sektörlerden biri olan gıda sektöründe de başarı sağlamak globalleşen pazarda marka olmak özellikle Türk markaları için vazgeçilmez bir unsur."