Bu besinler doğurganlığı arttırıyor

Çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin bazı besinleri mutfağında daha sık kullanması hem anneyi mutlu bir gebeliğe hazırlıyor, hem de hamile kalma yüzdesini arttırıyor.

Bu besinler doğurganlığı arttırıyor


Çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin bazı besinleri mutfağında daha sık kullanması hem anneyi mutlu bir gebeliğe hazırlıyor hem de hamile kalma yüzdesini arttırıyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Melis Torluoğlu, hamile kalma sürecine katkısı olan besinleri şu şekilde sıralıyor...
  
Yeşil Yapraklı Sebzeler
Ispanak, marul, roka, tere, brokoli ve diğer koyu yapraklı yeşillikler yüksek miktarda folat içermektedir. Folat B grubu bir vitamindir ve yapılan çalışmalar yumurtlamayı arttırıcı etkisi olduğunu göstermiştir. Erkeklerin de yüksek miktarda folat alması spermlerin daha sağlıklı olmasını sağlar ve doğacak bebeğin genetik problemli olmasını önler. University of California Berkeley's Public School of Health’de 97 sigara içmeyen erkek üzerinde yapılan çalışma yüksek miktarda vitamin alımının anormal sperm sayısını %20 azalttığını göstermiştir.

Somon
Somon balığının içeriğinde bulunan omega 3 yağ asitleri kan dolaşımını hızlandırır ve sperm kalitesini yükseltir. Yale Üniversitesi’nde yapılan bir çalışma sonucunda araştırmaya katılan, çocuk sahibi olamayan kadınların yüzde 63’ünde D vitamini yetersizliği olduğu saptanmıştır. Her ne kadar D vitamini için güneş en ideal kaynak olsa da, somon da D vitaminin zengin besinsel kaynaklarındandır. Bu nedenle bebek sahibi olmak isteyen çiftlerin düzenli olarak haftada 1-2 kez somon balığı tüketmesinde fayda var.

Arı Poleni
Arı poleninin zengin amino asit, karbonhidrat ve antioksidan madde içeriği ile birlikte sperm kalitesi ve doğurganılık üzerinde olumlu etkileri olabileceği vurgulanıyor. Tavşanlar üzerinde yürütülen bir çalışmada 10 hafta boyunca arı poleni tüketen tavşanlarda doğurganlık oranının yükseldiğine işaret ediliyor. Fakat saklama koşulları oldukça önemli. Uygun koşullarda saklanmadığında hastalık yapan mikropların gelişimi için ideal ortam sağlıyor. Bebek sahibi olma hazırlığında olan çiftlerin günlük olarak yarım veya bir çay kaşığı kullanımı yeterli olacaktır.

Lahana ve turpgiller
Östrojen dengesi üzerinde etkili olabilecek bir fitobesin olan indol 3 karbinol içerir. Aynı zamanda C vitamininden de zengin olup, yumurta ve spermleri serbest radikallerden koruyarak gebe kalma oranını yükseltebilir. Bol su altında yıkadıktan sonra gerek salatalarda çiğ olarak gerekse az su ilave edilerek pişirildiğinde öğün olarak tüketilebilir.

Kurubaklagiller
B grubu vitaminlerden özellikle folik asit ve fitoöstrojenlerden oldukça zengin bir kaynaktır. Folik asit özellikle spermin DNA bütünlüğünü sağlamada oldukça büyük bir role sahiptir. Harvard School of Public Health’de hamile kalmaya çalışan 19.000 kadın üzerine yapılan araştırmaya göre yüksek oranda hayvansal protein tüketen kadınların %39’unda kısırlık yaşandığını göstermiştir. Ancak daha çok bitkisel protein tüketen kadınlarda bu sorun daha az gözlenmiştir. Bu nedenle gebelik planlayan kadınların kurubaklagilleri haftada 2-3 kere haşlayarak salatalarda veya yemeği öğün olarak tercih etmelerinde fayda var.

Kırmızı et
Çinkonun vücut tarafından kullanılabilen en iyi kaynaklarından biridir. Erkeklerde sperm üretiminde etkili olan çinko, kadınlarda da cinsel organların gelişmesi, cinsel gücün ve doğurganılığın artmasında rol alır. Adet ağrılarının hafifletilmesi ve kısırlığın önlenmesinde de aktifdir. Bu nedenle bebek sahibi olmak isteyen çiftlerin düzenli olarak her hafta 1 ya da 2 kez fırında veya ızgara kırmızı et tüketmelerinde fayda var.

Sağlıklı yağlar
Günlük beslenmede yeterince yağ asidi tüketmemek hormon üretimini de olumsuz etkiler. Bu yağlar için iyi kaynak oluşturan besin maddeleri kuruyemişler, çekirdekler ve yağlı balıklardır. Bu arada anne adaylarının özellikle hidrojenize edilmiş çiçek yağlarından kaçınmaları, bunun yerine soğuk pres yapılarak elde edilen rafine edilmemiş çiçek yağlarını kullanmaları daha sağlıklıdır. Hamile kalmak isteyen kadınların her gün 2-3 çorba kaşığı eşdeğerinde yağ grubu besini tüketmeleri gerekir. Ayçiçek, susam ve sızma zeytinyağı veya fındık, ceviz, badem gibi bir yağlı tohum tavsiye edilebilir. Fakat tüketilen miktar büyük öneme sahiptir. Örneğin; günlük olarak yemeklerinde 2 çorba kaşığı sıvıyağ kullanan bir bireyin günlük 10 adet badem veya 10 adet fındık veya 4 tam ceviz içi veya 2 silme çorba kaşığı çekirdek veya ½ adet avokado tüketmeleri yeterli olacaktır.
 
Uyarmakta fayda var;
-Glisemik indeksi yüksek gıdalarla beslenen kadınların glisemik indeksi düşük gıdalarla beslenen kadınlara göre yumurtalarında %92 oranında verimsizlik görülmüştür. Yani gün içerisinde pirinç pilavı veya patates veya beyaz un içeren besinler yerine; tam buğday ürünleri ve bulgur, meyve ve sebze tercihi daha verimli olacaktır.
-Özellikle bitkisel kaynaklı proteinler tercih edilmelidir. Çok fazla hayvansal kaynaklı protein tüketen kadınların %39 oranında yumurtalarında verimsizlik görülmüştür. Protein açısından en iyi seçimler kurubaklagiller, fındık-ceviz gibi sert kabuklu tohumlar ve yumurta olacaktır.
-Trans yağ asidi içeren hazır besinlerin tüketimi kısıtlanmalıdır çünkü bu yağlar yumurtlama döneminde verimsizliğe yol açmaktadır.
-Hamilelik dönemine hazırlanırken tüketimini kısıtlamamız gereken bazı besinler de söz konusudur. Bunlar; konserve yiyecekler, tuz oranı yüksek yiyecekler, sakatatlar, şarküteri ürünleri, çok yağlı besinler ve kızartmalardır.

Güncelleme Tarihi: 15 Mayıs 2017, 12:36

Selami Türkoğlu

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner50

banner52