Erzurum yöresinin, ünü Türkiye sınırlarını aşan lezzeti cağ kebabı, kış turizminin canlanmasıyla birlikte yöreyi ziyaret edenlerin damaklarını tatlandırıyor. Doğu Anadolu meralarında doğal beslenen koyunlardan elde edilen etin, sinirlerinden temizlendikten sonra ustaca terbiye edilmesinin ardından yatık şişe dizilerek odun ateşinde pişirilmesiyle yapılan cağ kebabı, kış turizm sezonunun açılmasıyla daha fazla aranan bir lezzet haline geldi.
Yaz mevsiminde 2 bin 500 rakımlı meralarda kekik ve çeşitli otlarla beslenen koyun, kuzu ve keçi etinden yapılan cağ kebabı, kış mevsiminde yerli ve yabancı turistlerin vazgeçilmez lezzetleri arasında yer alıyor. Havaların soğuması ve kış turizm sezonunun açılmasıyla cağ kebabına rağbet arttı.
Cağ kebabı, eşsiz lezzetinin yanı sıra soğuk havada insanlara güç katıyor. Bölgedeki işletmeciler, "Kış mevsiminde cağ kebabı yiyenin içi ısınıyor, vücudu güçleniyor ve hastalıklara karşı daha dirençli oluyor. Erzurum'a gelen lezzet tutkunları, bu kebabı yemeden gitmiyor. Bu nedenle kebabın tüketimi bu aylarda artıyor. Biz her gün bir, iki koyunu cağ kebabı için hazırlıyoruz" şeklinde konuşuyor.
Şişe dizili servis usulüyle de ilgi çeken cağ kebabının lezzet sırları ise şu cümlelerle ifade ediliyor:
"Cağ kebabında kullanılacak küçükbaş hayvanlar, meralarda özel olarak besleniyor. Et kesimden sonra bir gün bekletilir ve kemiklerden ayıklandıktan sonra sinirleri alınır. Soğan, yoğurt ve karabiberle terbiye edilen et, yine üç gün dinlendirildikten sonra şişe dizilir. Ardından özel yapılan ocakta yakılan odunun közünde hafif ısıda pişirilir ve servis edilir."
Güncelleme Tarihi: 31 Aralık 2015, 18:24
"Cağ kebabında kullanılacak küçükbaş hayvanlar, meralarda özel olarak besleniyor. Et kesimden sonra bir gün bekletilir ve kemiklerden ayıklandıktan sonra sinirleri alınır. Soğan, yoğurt ve karabiberle terbiye edilen et, yine üç gün dinlendirildikten sonra şişe dizilir. Ardından özel yapılan ocakta yakılan odunun közünde hafif ısıda pişirilir ve servis edilir."