Gıdavitrini - Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof Dr. Cevdet Erdöl, "Tereyağını eskiden çok fazla töhmet altında bırakırlardı. 'Aman tereyağı yemeyin. Mutlaka margarin yiyin' şeklinde. Ben bunun ticari bir slogan olduğunu düşünüyorum" dedi.
A Haber'de Zeynep Bayramoğlu'nun sunduğu Kadraj programına katılan SBÜ Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl, tereyağı ve margarin konularında ezber bozan ifadeler kullandı. Margarin sektörünün Türkiye'ye girme sürecine de değinen Erdöl, "Aman tereyağı yemeyin, margarin yiyin" telkinleriyle tereyağının ticari bir slogana kurban edildiğini ima etti.
Erdöl, Zeynep Bayramoğlu'nun, "Özellikle kaçındığınız bir yiyecek var mı?" sorusuna verdiği cevapta şu ifadeleri kullandı:
HEM MARGARİNİ SOKTULAR, HEM DE HAYVANCILIĞI ÖLDÜRDÜLER!
Konuşmasında sıvıyağlarla ilgili düşüncelerini de aktaran Erdöl, şunları söyledi:
"Ama sıvıyağları öncelememiz lazım. Zeytinyağı gibi. Ama herşey de zeytinyağıyla olmuyor. Tereyağı da olması gerekiyor. Demekki, margarin piyasasını ülkemize sokmak isteyenler hem margarin piyasasını soktular, hem de hayvancılığımızı bir noktada öldürdüler. Bunu dikkate almamız lazım. Bizim hayvancılığa sahip çıkan projeler üretmemiz lazım. Süt ve tereyağını çocuklarımıza tattırmamız lazım. Maalesef sütü çocuklar içtiklerin zaman; katkısız sütü hiç tatmamış olan evlatlarımız var. Bu çok yanlış bir şey. Mümkün olan doğal gıdalara ulaşmamız lazım."
"Tereyağını tüketiyorum. Karadeniz tereyağını bulunca yiyorum. Mesela, margarin türü yağları yemeyi sevmiyorum. Tereyağını eskiden çok fazla töhmet altında bırakırlardı. 'Aman tereyağı yemeyin. Mutlaka margarin yiyin' şeklinde. Ben bunun ticare bir slogan olduğunu düşünüyorum.
Tıpkı tütün kulanımı için hemşireleri, doktorları, medya mensuplarını, sinemayı nasıl kullandılarsa zamanında, ülkemizde de margarin sektörünün girebilmesi için pek çok bilim insanını da kullandıklarını düşünüyorum. Açıkça kendi kalbi duygularımı söylüyorum. Tereyağının ve margarinin erime ve donma dereceleri birbirinden farklıdır. Muhtevaları farklıdır. Dolayısıyla bir katı yağ yiyecekseniz tereyağı kesinlikle margarine göre tercih edilmelidir."
HEM MARGARİNİ SOKTULAR, HEM DE HAYVANCILIĞI ÖLDÜRDÜLER!
Konuşmasında sıvıyağlarla ilgili düşüncelerini de aktaran Erdöl, şunları söyledi:
"Ama sıvıyağları öncelememiz lazım. Zeytinyağı gibi. Ama herşey de zeytinyağıyla olmuyor. Tereyağı da olması gerekiyor. Demekki, margarin piyasasını ülkemize sokmak isteyenler hem margarin piyasasını soktular, hem de hayvancılığımızı bir noktada öldürdüler. Bunu dikkate almamız lazım. Bizim hayvancılığa sahip çıkan projeler üretmemiz lazım. Süt ve tereyağını çocuklarımıza tattırmamız lazım. Maalesef sütü çocuklar içtiklerin zaman; katkısız sütü hiç tatmamış olan evlatlarımız var. Bu çok yanlış bir şey. Mümkün olan doğal gıdalara ulaşmamız lazım."
ALKOL VE TÜTÜNDEN UZAK DURMALIYIZ
Mümkün olduğunca hareket edip, yürüyüş yapılmasını, alkol ve sigaradan uzak durulmasını özellikle vurgulayan Erdöl, "Hareket etmemiz lazım, günlük sportif faaliyet yapmamız lazım. En azından yürüyüş yapmamız lazım. Doğrusu ben de bunu her zaman yapamıyorum.
Özetleyecek olursak; birincisi hastalanmamak için gerekli tedbirleri almak, bunun için yaşam tarzı değişiklikleri, beslenme alışkanlığımızın değiştirilmesi ve her şeyden önce tütün ve alkolden uzak bir hayat olması lazım.dedi.
ELEKTRONİK BAĞIMLILIKTAN ÇOCUKLARIMIZI KORUMALIYIZ
Son yıllarda hızla yayılan elektronik bağımlılık konusunda anne ve babalara seslenen Erdöl, şu uyarılarda bulundu:
"Son zamanlarda hayatımıza giren bilgisayar teknolojileriyle hayatımıza giren cep telefonlarıyla elektronik bağımlılıktan da çocuklarımızı mutlaka korumamız lazım. Hem bunun bedeni zararları, hem ruhsal zararları var. Psikolojik, maddi pek çok zararları var. Çocuklarımızı her türlü bağımlılıktan kurtarmamız gerekiyor. Onlara karşı da ailelerin annelerin babaların uyanık olması lazım."
Güncelleme Tarihi: 12 Mart 2016, 13:36
"Son zamanlarda hayatımıza giren bilgisayar teknolojileriyle hayatımıza giren cep telefonlarıyla elektronik bağımlılıktan da çocuklarımızı mutlaka korumamız lazım. Hem bunun bedeni zararları, hem ruhsal zararları var. Psikolojik, maddi pek çok zararları var. Çocuklarımızı her türlü bağımlılıktan kurtarmamız gerekiyor. Onlara karşı da ailelerin annelerin babaların uyanık olması lazım."
