Haber / Abdullah Türkmen
GİMDES Başkanı Dr. Hüseyin Kami Büyüközer, başta AB olmak üzere, Japonya, Brezilya, Avustralya, Güney Kore, Filipinler, Tayland, Singapur, Kanada, Çin gibi gayrimüslim, hatta Budist, ülkelerin 2.5 trilyon dolarlık helal pazarından pay alabilmek için kıyasıya çalıştıklarını belirtti.
Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Denetleme ve Sertifikalandırma Araştırmaları Derneği (GİMDES) Başkanı Dr. Hüseyin Kami Büyüközer, “Türkiye, Pakistan, Suudi Arabistan gibi İslam ülkeleri yerlerinde dursun, başta AB olmak üzere, Japonya, Brezilya, Avustralya, Güney Kore, Filipinler, Tayland, Singapur, Kanada, Çin gibi gayrimüslim, hatta Budist, ülkeler 2.5 trilyon dolarlık helal pazarından pay alabilmek için kıyasıya çalışıyorlar” dedi.
“İhracat hedefi olanlar sertifika alıyor“
Ekonomideki istikrarı ve büyümeyi yol haritası edinen ülkelerin ihtiyaca cevap niteliği taşıyarak hareket ettiğini dile getiren Başkan Büyüközer, “İhracat yapmak isteyen tüm firmalar böyle bir sertifikaya ihtiyaç duyuyor. Çünkü dünyanın her tarafındaki Müslümanlar artık sertifikalı ürün arıyor. Helal ürün ve hizmet sektörünün Pazar payı toplamı 2,5 trilyon dolar. Düşünün iki milyar Müslüman var bunlar yediği içtiği gıdaların, hatta tüm yaşantısının helal sağlanması gerektiğini düşünüyor. İsteğe bağlı denetim ve üretime göre şekillenen taleplerde özellikle son beş yılda artış yaşandı. Dünyada 2,5 trilyon dolar pazar payına sahip helal ürün ve hizmet üretimi ve ihracatının Uzak Doğu ülkelerine kadar uzandı. Olay tabi sadece bu gibi ülkelerin sınırlarında kalmıyor. Çünkü oradaki üretici firmalar ürünlerini dünyaya satmak istiyor. Japonya devlet ve özel heyetleri defalarca geldiler biz de helal sertifikalı ürün üretmek istiyoruz ve bize öncülük yapar mısınız? dediler. Biz de kabul ettik. Hatta ilk önceleri gelen heyete,Türkiye’ye Japonya’dan helal sertifikalı bir ürün getirseniz gümrükten sokamayız dedik. Büyük şaşkınlıklar geçirmişlerdi. O zamanki mevzuat ne yazık ki öyleydi. Ne biz logolu üretebiliyorduk, ne de dışarıdan gelen bir ürüne logo koyma imkanı sağlanıyordu. Hemen resmi makamlar haksız rekabetten para cezası kesiyorlardı. Türkiye’de hazırlanan yasa teklifiyle Anayasada yer bulamayan Tüketici Hakkı ve Helal Ürün Kullanma Hakkı talebi sınırları aştı. Aralarında AB ülkeleri, Amerika, Avustralya, Brezilya’dan sonra, Güney Kore, Tayland, Filipinler ve Japonya’nın da bulunduğu 50’den fazla ülke, 2,5 trilyon dolarlık pazar payına sahip helal ürün ve hizmet üretimi ve ihracatından pay alabilmek için kıyasıya çalışıyorlar ve Türkiye’den destek istiyorlar. Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Denetleme ve Sertifikalama (GİMDES) tarafından 2011 yılında hem dini inanışları hem de vejetaryen gibi çeşitli isteklerin denetimini içermesi amacıyla hazırlanan ancak Anayasa Komisyonu’nda çeşitli sebeplerden dolayı gündeme getirilemiyen taslak, dünya ülkelerindeki uygulamasıyla artışa geçti” şeklinde konuştu.
“Yasa taslağı neleri kapsıyordu?”
Konunun sadece dini inanış açısından değerlendirilmemesi gerektiğine dikkat çeken Başkan Dr. Hüseyin Kami Büyüközer, anayasa komisyonundan geri dönen sürece ilişkin de bilgi verdi.
Anayasa değişiklik çalışmaları söz konusu olunca hukukçuları çağırdıklarını ve anayasaya girecek şekilde bu konuyu hazırlamalarını istediklerini anlatan Büyüközer, sözlerine şöyle devam etti:
"Çalışmamız sadece Müslümanlık üzerine değildi. Farklı inanç sahiplerinin inançlarına uygun üretim yapma ve üretim talep etme haklarının korunmasını talep ettik. Museviler, Müslümanlar hatta vejetaryan insanların da anayasa ile güvence altına alınmasını talep ettik. Ama maalesef anayasa komisyonu şekillenmeden dağıldı. Örneğin Musevilerin Amerika’da Kosher uygulamaları var. Bugün Müslümanlar da o haktan yararlanmak istiyor. Yasaya göre, Eğer Kosher damgalı üretim yaptım dediği halde o şartlara uygun değilse o yasa devreye giriyor ve o firmanın cezalandırılmasını sağlıyor. Endonezya, Brezilya, Avustralya, Rusya, Pakistan, Malezya, Singapur, Güney Afrika, Güney Kore, Japonya gibi çeşitli ülkelerin sertifikalı üretim ve ihracat yapanlar arasında yer aldı. GİMDES adıyla hizmet veren kuruluşumuz yıllardır teknik donanımları ve alanında uzman 200 civarında elemanları ile denetimlerine sıkı bir şekilde devam ediyor. Kesim Firmalarını sürekli kameralı sistemle takip altına alan GİMDES, usulsüz ya da uygun olarak saptadıkları durumlara karşı anında müdahale edebiliyor. Denetimlerini ve sertifikalama çalışmalarını 4 Hak mezhebe göre yürütüyor”.
Güncelleme Tarihi: 15 Mart 2017, 15:48
Anayasa değişiklik çalışmaları söz konusu olunca hukukçuları çağırdıklarını ve anayasaya girecek şekilde bu konuyu hazırlamalarını istediklerini anlatan Büyüközer, sözlerine şöyle devam etti:
"Çalışmamız sadece Müslümanlık üzerine değildi. Farklı inanç sahiplerinin inançlarına uygun üretim yapma ve üretim talep etme haklarının korunmasını talep ettik. Museviler, Müslümanlar hatta vejetaryan insanların da anayasa ile güvence altına alınmasını talep ettik. Ama maalesef anayasa komisyonu şekillenmeden dağıldı. Örneğin Musevilerin Amerika’da Kosher uygulamaları var. Bugün Müslümanlar da o haktan yararlanmak istiyor. Yasaya göre, Eğer Kosher damgalı üretim yaptım dediği halde o şartlara uygun değilse o yasa devreye giriyor ve o firmanın cezalandırılmasını sağlıyor. Endonezya, Brezilya, Avustralya, Rusya, Pakistan, Malezya, Singapur, Güney Afrika, Güney Kore, Japonya gibi çeşitli ülkelerin sertifikalı üretim ve ihracat yapanlar arasında yer aldı. GİMDES adıyla hizmet veren kuruluşumuz yıllardır teknik donanımları ve alanında uzman 200 civarında elemanları ile denetimlerine sıkı bir şekilde devam ediyor. Kesim Firmalarını sürekli kameralı sistemle takip altına alan GİMDES, usulsüz ya da uygun olarak saptadıkları durumlara karşı anında müdahale edebiliyor. Denetimlerini ve sertifikalama çalışmalarını 4 Hak mezhebe göre yürütüyor”.