Gıdavitrini - Maliye Bakanlığı’nın e-haciz uygulamalarını değerlendiren Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Nazım Kaya, “Yapılan e-haciz uygulamalarına yenilerinin eklenecek olması tüketicinin mağduriyetini arttıracak olup Anayasa’ya aykırı bu uygulamaya son verilmediği takdirde yargı yolu kaçınılmaz olacaktır.” dedi.

Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Nazım Kaya konuyla ilgili olarak şu açıklamayı yaptı:
"Vergi dairesi, alacaklarından dolayı işverenlerin veya daha önceden vergi borcu kalmış olanların veya motorlu taşıtlar vergisinden borçlu olanların şirket veya şahsi banka hesaplarına e-haciz uygulamaktadır. Yapılan uygulama ile firmaların ve tüketicilerin hareket etmesi engellenmektedir. Firmalar banka yolu ile ödemeleri gereken cari borçlarını, kredilerini, kira ve personel maaşlarını ödeyememekte; hakeza tüketiciler de geçimlerini sağlamak, kredilerini ödemek noktasında aciz duruma düşmektedir.

Yapılan uygulama Anayasa'nın 2.maddesinde yer alan Sosyal Hukuk Devleti ilkesine aykırıdır. Devletin asıl görevi Anayasa’nın 5.maddesinde tanımlandığı hali ile “kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak… , ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddî ve manevî varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır.”

Anayasa’nın 48.maddesi ise, “Herkes, dilediği alanda çalışma ve sözleşme hürriyetlerine sahiptir. Özel teşebbüsler kurmak serbesttir. Devlet, özel teşebbüslerin millî ekonominin gereklerine ve sosyal amaçlara uygun yürümesini, güvenlik ve kararlılık içinde çalışmasını sağlayacak tedbirleri alır. “ hükmünü getirmiştir.

E-Haciz uygulaması ile teşebbüs gücü kırıldığı gibi kişilerin maaş alamaması nedeni ile çalışma özgürlükleri engellenmektedir.

Banka hesaplarına haciz uygulanması nedeni ile kanunen zorunluluk olan cari borç, kira ve maaşların banka yolu ile ödenememesi işverenlerin suç işlemesine zemin hazırlamakta; daha ağır sonucu ise kayıt dışılığın teşvik edilmesidir.

E-Haciz uygulaması tüketicinin kriz yaşaması ve sicilinin lekelenmesine neden olmaktadır:
Maaşını alamadığı için işi bırakmak zorunda kalan tüketici hayatını idame ettiremediği gibi, kredi borçlarını ödeyememesi nedeni ile kredibilitesi düşmektedir.
Borçlarını ödeyememesi nedeni ile haciz işlemlerine maruz kalmakta; hayatı daha pahalı ve yorucu hale gelmektedir.
Kayıt dışı çalışmaya razı olmakla sağlık güvencesi ve emeklilik haklarından mahrum kalmaktadır.
Hukukun temel ilkelerinden biri olan “suç ve cezaların şahsiliği” ihlal edilmiş; helalinden geçimini sağlamak isteyen tüketiciler cezalandırılmıştır.

Bahsedilen sorunlara rağmen, e-haciz uygulamasının gayrimenkul ve araçlar üzerinde gerçekleştirilecek olması önü alınamaz sorunların yaşanacağının işaretidir.

Maliye Bakanlığı sosyal yönünü unutarak tahsilât fonksiyonu ile akıllarda yer etmiştir. Vergi teşkilatı yakaladığından değil, kazanandan vergi almayı sağlayacak sistemi uygulamaya koyduğu takdirde Cumhuriyet tarihinin büyük bir devrimini gerçekleştirecektir. Etkin vergi denetimi, adil ve sade kurallar getirilerek kazanandan vergi alınması sağlanmalıdır.

Yapılan e-haciz uygulamasına son verilmediği takdirde tüketici hak ve menfaatlerinin temini için yargı yoluna başvurmak kaçınılmaz olacaktır.

İşverenin ve tüketicinin yaşayamadığı ülkede Vergi Haftası nutukları devletin bekasını gerçekleştirmeyecektir."