Suni hamburger üzerinde çalışan Maastriht Üniversitesi fizyoloji profesörü Mark Post, teknolojiyi anlatıyor...
Bilim adamları, hücreleri sıradan bir inekten alarak özel koşullar yarattı. Sözü geçen koşullarda hücreler çoğalıyor ve kas dokularına dönüşüyor. Bir hücreden 40 milyar hücre oluşuyor. Bu miktar küçük bir köfete için yeterli sayılır.

Mark Post, “Fikrime göre, insanların çoğu, et üretiminin maksimum düzeye çıktığını ve önümüzdeki 40 yıl içinde artmayacağını anlamıyor. Böylece, artan talebi karşılamak amacıyla alternatife gerek var." diyor. Professöre göre bu, ekolojik ve ahlak normlarına uygun gelen et üretim yöntemi.

Şüpheciler, ilk bakışta bile yeni teknolojide eksilerin artılardan daha az olmadığına işaret ediyor. İlk suni hamburgerin tanıtımı sırasında onun fiyatı da seslendirildi: 250 bin pound. Fakat akademisyen İosif Rogov sorunun böyle bir şekilde ortaya konulmasıyla razı değil.

Şu anda bu bifteğin maliyetinden söz ediliyor. Bu bir saçmadır. Bu, çalışmanın maliyetidir. Kaydetmek gerek ki, biyoteknoloji çok pahalı olan bilim dalı, ciddi şekilde aletlerle donatılmasını, ciddi hazırlıkların yapılmasını ister. Canlı olan her şeyin yeniden üretilmesi olasıdır. Bir zaman gelir ki, buna mutlak gerek oluşacak. Çünkü yer nüfusu, son haddine varan hayvancılığa kıyasla daha büyük hızla artıyor. Suni olarak üretilen kas dokusu ise 20 günde olgunlaşıyor. Yıl değil, 20 günde. Biz en önemli olanı araştırmış olduk: bu kütlenin güvenliğini, kimyasal terkibini, amino asit kompozisyonunu, proteinlerin bileşimi, onların ilişkilerini. Biz fark görmüyoruz.

Yeni teknolojinin gerek taraftarları, gerekse karşıtları yalnız bir nokta üzerinde aynı fikirde: ilk suni hamburgerden sanayi üretimine kadar büyük bir mesafe var.