Sütün mayalanmasından elde edilen ve prebiyotik kaynağı olan kefirin faydaları saymakla bitmez. Tadı ve kıvamı ayran ile yoğurt arasında olan kefir ekşimtrak ve koyu kıvamlı bir içecek.

Kefirin içiminin ve hazmının çok kolay olduğunu söyleyen Aktar Ahmet Yükselen, “Hücre yenileme özelliğine sahip olan kefirin özellikle bağırsaklardaki maddelerin küreselleşmesini önlediğinden ömür uzatıcı olduğu da bilinir. Kefir ayranı kefir mayasının sütü mayalaması ile oluşan bir içecektir. Kefir ayranı tıpkı yoğurt gibi binlerce yıl evvel Orta Asya’da Türkler tarafından bulunmuştur. Gelişmiş pek çok ülke kefiri biliyor ve içiyorken Türkiye yeni tanımaya başladı. Almanya’da kefir mayası kurutulup öğütülüp kapsüller ile satılıyor. Gelişmiş ülke ilim insanları ilaç tedavisi ile beraber kefir ayranı öneriyor. Kefir bir ilaç değildir.” dedi.

İnsan sağlığına çok faydalı probiyotik bakteriler bakımından zengin olan kefirin faydalarını sıralayan Yükselen, “Kefir, felç riski, kas kasılmaları ile kas spazmını azaltır. Stresi ve kronik yorgunluğu azaltır, karaciğeri destekler, kötü kolestrolü düşürür. Hazmı kolaylaştırır, vücut direncini artırır. Tok tutucudur, sindirim sistemini düzenler, böbrek taşı oluşumunu geciktirir. Yaşlanmayı yavaşlatır, kanseri geciktirir, içerdiği maddeler kanseri yüzde 53,6 oranında azaltır. Kabızlığı azaltır, bağırsakları hareketlendirir. Hücre yenileme özelliği ile cilt maskesi olarak kullanılabilir. Bağışıklık sistemini destekler, damar sertliğini azaltır. Tansiyonun düzenlenmesine yardımcı olur. İştahsızlık, uykusuzluk, astım, sinirsel rahatsızlıklar tedavisine yardımcı olur. Kansızlığa direnç oluşturur. Egzama ve benzeri cilt hastalıklarına faydalı olur, yanık tedavisine yardımcı olur. İçerdiği faydalı prebiyotik bakteriler, minareler, antioksidanlar ile vücudu destekler.” şeklinde belirtti.