Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, "Dünyanın bir tarafında aşırı tüketim, israf ve lüks hüküm sürerken, bir tarafında günlerce yiyecek bulamayan aç çocuklar yaşamaya çalışmaktadır" dedi. Yazıcı, 16. Geleneksel Tüketici Ödül Töreni'nde yaptığı konuşmada, günümüzde tüketicilerin reklam ve pazarlama yöntemleri ile sürekli olarak tüketime yönlendirildiklerini belirterek, bu durumun tüketim toplumlarını ortaya çıkardığını söyledi. Sürdürülebilir kalkınma ve refahı sağlamak ile tüketim alışkanlıkları arasında doğrudan ilişki bulunduğunu ifade eden Yazıcı, "Bugün dünyanın bir tarafında aşırı tüketim, israf ve lüks hüküm sürerken, bir tarafında günlerce yiyecek bulamayan aç çocuklar yaşamaya başlamaktadır" diye konuştu. Yazıcı, 7 milyar olan dünya nüfusunun yüzde 46'sının günlük 2 dolar, 1 milyar 200 milyon kişinin ise 1 doların altında harcama yaptığına işaret ederek, Türkiye'de günlük 1 doların altında olan açlık sınırında kimse kalmadığına dikkati çekti. Dünyada hala 1 milyar insanın içme suyuna ulaşamadığını, 2 milyar 600 milyon kişinin de temel sağlık korumasından yoksun olduğunu anlatan Yazıcı, "Sanıyorum, böyle bir dünya düzeninin arka planında bilinçsizce tüketime dayalı bir anlayışın hakim olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Dolayısıyla gerek yerel anlamda gerekse küresel anlamda sürdürülebilir kalkınmayı tesis edecek, sosyal adaleti ve refahı sağlayacak bir tüketim anlayışını hakim kılmak mecburiyetindeyiz" ifadesini kullandı. Üretimin ve tüketimin belirli değerler çerçevesinde yapılmasına bugün, eskisinden daha fazla ihtiyaç duyulduğunu dile getiren Yazıcı, özellikle bilinçli ve israf etmeden tüketmek adına tüketim kültürü ve tüketim ahlakı anlayışının toplumca benimsenmesi gerektiğini söyledi. "Tüketiciler piyasanın zayıf tarafı" Yazıcı, yoğun rekabet ortamında üreticilerin, tüketicileri kendilerine çekmek adına piyasaya her gün yeni ürünler sürdüklerini kaydederek, "Böylesi bir ortamda tüketicilerin, enformasyon bombardımanı içinde, ürün ve hizmetlerin niteliği konusunda tam bilgi sahibi olması çoğu zaman mümkün değildir. Bu nedenle tüketiciler, piyasanın zayıf tarafını oluşturmaktadır" dedi. Tüketici haklarının korunması konusunda Bakanlık tarafından yürütülen faaliyetler konusunda da bilgi veren Yazıcı, geçen yıl tüketici hakem heyetlerine yapılan 443 bin 816 başvurunun 351 bin 178'inin (yüzde 86) tüketicinin lehine sonuçlandığına dikkati çekti. Yazıcı, söz konusu başvuruların yüzde 59,3'ünün kredi kartları, tüketici kredileri, bankaların faiz dışı ücret ve komisyon bedelleri ile ilgili olduğunu söyledi. Tüketici hakem heyetlerine başvuruların ücretsiz olduğunu hatırlatan Yazıcı, buna karşın dava açma aşamasında belli ücretler ödenmesi gerektiğini vurguladı. Bakan Yazıcı, dava açma aşamasında söz konusu masrafların gider avansı olarak peşin alınmasına ilişkin düzenlemeyi kaldırmayı planladıklarını belirterek, "Ülkemizde tüketicilerin hak arama konusundaki çekingenlikleri dikkate alındığında bu masraflar, tüketicileri, haklarını aramaktan vazgeçirebilecektir. Bu durum Bakanlığımızın tüketicilerin, hakları konusunda bilinç düzeylerini artırmaya ve hak arama yollarını daha da geliştirmeye yönelik politikalarını olumsuz etkileyecektir" diye konuştu. Konuşmanın ardından tüketici hakları konusunda duyarlı çalışmaları olan kurumlar ile haklarını arama konusunda çaba gösteren bazı tüketicilere ödülleri verildi.