Gıda endüstrisinin küresel baronları, ürettikleri bol kimyasal katkılı sözde gıdaları pazarlayabilmek ve ürünün güvenli olduğu algısını yaymak için yıllardır bilim insanlarına "para ödediği" ortaya çıktı. Ödeme yapılan bilim insanları sayesinde ürünlerinin sağlıklı olduğuna tüketiciyi inandırmaya çalışıyorlardı.
Tüm bu bilgiler yavaş yavaş ifşa edilmeye ve gerçekler ortaya çıkmaya başladı. Bu bağlamda bazı şeker şirketlerinin, 1960’larda bilim adamlarına para ödeyerek kalp hastalıklarında “doymuş yağları” günah keçisi yaptığı ortaya çıktı.

Gıda endüstrisinin baronları tarafından hedef haline gelen bir çok sağlıklı beslenme uzmanı ve bilim insanı, yıllardır tüm dünyaya bu acı gerçeği anlatmaya çalışıyordu. Türkiye'de de, GİMDES Başkanı Dr. Hüseyin Kami Büyüközer önderliğinde bilim insanlarının helal gıda ve gıda güvenliği yönünde gayretleri sürerken, Prof. Dr. Canan Karatay ve Prof. Dr. Cevdet Erdöl gibi bilim insanları başta olmak üzere çok sayıda akademisyen tarafından 'gıda endüstrisinin bilim insanlarını satın aldığı' dillendirilmekteydi. Bu gerçekler bir bir belgelenmeye başladı.

Bilim insanlarına yüklü ödemeler yaparak kendi ürünlerini iyi göstermek ve istemedikleri ürünü kötü olaraka tüketiciye tanıtmak için yıllarca insanlara ihanet etmişler. ABD'de yeni ortaya çıkarılan tarihi belgeler, şeker şirketlerinin 1960'larda bilim adamlarına para ödeyerek kalp hastalıklarında "doymuş yağları" günah keçisi yaptığını ortaya koyuyor.
 
ABD'nin California Üniversitesi araştırmacısı Stanton Glantz'ın ortaya çıkardığı belgeler, bugün ABD Şeker Derneği olarak bilinen Şeker Araştırma Vakfı'na ait. Belgeler, 1967'de yapılan ve bugün bile referans olarak kullanılan bir araştırmayla ilgili.

50 BİN DOLARLIK BİLİMSEL ÖDEME!
JAMA Internal Medicine tıp dergisinde yayınlanan ve New York Times tarafından da haberleştirilen belgelere göre söz konusu kuruluş, şeker ve yağların kalp hastalıkları üzerindeki etkisini araştıran Harvard Üniversitesi'nin üç uzmanına 50 bin dolar ödemiş.

Bu araştırma, şeker ve kalp sağlığı arasında ciddi bir bağlantının bulunmadığını, kalp hastalıklarından doymuş yağların sorumlu olduğunu savunuyordu. Söz konusu araştırmayı yapan uzmanlar bugün hayatta değil.

Günümüzde Harvard'ın beslenme bölümünü yöneten Dr. Walter Willett ise şöyle diyor: "Bugün elimizde olan verilere bakarak, rafine karbonhidratların ve özellikle şekerle tatlandırılmış içeceklerin kalp hastalıklarında risk faktörleri olduğunu, ancak gıdadaki yağ tiplerinin de çok önemli olduğunu göstermiş durumdayız."

New York Times'a göre gıda endüstrisinin, beslenme bilimi üstündeki etkisi bugün de sürüyor.

Güncelleme Tarihi: 16 Eylül 2016, 16:50