Gıdavitrini - Bina altlarında bulunan ekmek fırınları, yaydıkları yüksek ısı sebebiyle betonu kolay kırılır hale getirip, olası bir depremde faciaya davetiye çıkarıyor. 2014 yılında yapılan düzenlemeyle fırınların bina altlarına açılmasının önü kesildi. Ancak İstanbul'daki fırınların büyük çoğunluğu hala bina altlarında.
Olası İstanbul depremine yönelik hazırlıklar tartışılırken uzmanların dikkat çektiği bir tehdit ise apartman altı fırınlar. Uzmanların, 'Bina betonunu kolay kırılır hale getiriyor' uyarısı yaptığı fırınların apartman altında bulunması aslında yasak. Çünkü apartman altında yüksek ısı üreten taş fırınlar, neme sebep oldukları için zamanla beton üzerinde genleşme ve kolonlarda esneme yapıyor. Apartman altındaki fırınların ısı değişimin binanın taşıyıcı sistemlerine zarar vermemesi, gerekli teknik koşulların sağlanması amacıyla 2005 yılında fırınlara yeni standartlar getirildi.
Milliyet gazetesinden Gökhan Kam'ın haberine göre, Van depreminin ardından 2014 yılında İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin yönetmeliğe, 'Ekmek fırınlarının bu amaca tahsisli ayrık nizamda müstakil binalarda açılmış olması' maddesi eklendi.
'UNLU MAMUL' OYUNU
Bu madde uyarınca, büyükşehirlerde ve nüfusu 100 binin üzerindeki yerleşim birimlerinde ekmek fırınlarının müstakil binalarda üretim yapması gerekiyor. Ancak Istanbul'da birçok fırın yönetmenliğe aykırı bir şekilde apartman altlarında üretime devam ediyor. Yönetmelik sonrası bina altlarına fırın açılmasına ruhsat verilmiyor. Birçok işletmeci ise bu yasağı 'unlu mamul' ruhsatıyla deliyor. Bu ruhsat, poğaça, börek, pasta gibi mamullerin üretimi için doğalgazlı ve elektrikli fırınlara veriliyor.
İstanbul'da Fırıncılar Odası'na kayıtlı 1110, Ticaret Odası'na kayıtlı ise 2 bin 264 fırın var. Fırınların büyük bölümü ise apartmanların altında hizmet veriyor.
Haberde görüşlerine yer verilen İnşaat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Cemal Gökçe, "Ateş yapıya her zaman zarar verir. Bugün tonlarca kaliteli iyi malzemeler var. Isıyı kaçırmayacak betonarme sistemine geçmeyecek çerçevede ciddi bir mühendislik kullanılarak yapılmışsa zarar vermeyebilir. Eski binaların altındaki fırınlar için önlem alınmaması büyük risk" değerlendirmesinde bulundu.
Jeofizik Uzmanı Dr. Oğuz Gündoğdu da fırın tehlikesine dikkat çekerek, "Fırınların olduğu yapılar, 1999 depreminde ciddi hasar aldı, yıkıldı ve içinde insanlar yanarak öldü. Yerel yönetimlere ruhsat verilirken bu yapılarda kontrol yapılmasını önerdik. Çünkü, sıcaklık betonu gevrek hale getiriyor. Gevrek beton, daha çok kırılma riskine sahip. Ruhsat verilmeden önce fırınların yalıtılması için gereken önlemlerin alınması lazım. Günümüzde fırınların isimleri değiştirildi. Başka isimler altında faaliyetlerine devam ediyorlar yine" dedi.
Kaynak: milliyet.com.tr
Güncelleme Tarihi: 24 Ağustos 2019, 21:59