Türkiye'de Çorum gibi leblebi üretimiyle ünlü Konya'nın Seydişehir ilçesinde bir aile, 5 kuşaktan beri nohut kavurarak geçimleri sağlıyor. Ancak aile, nohudun yetiştiği Suğla Gölü Havzasında üretim bitince ihtiyaç duydukları leblebilik nohudu, Balıkesir bölgesinden getirtip kavurmak zorunda kalıyor.
Ailede 5'inci kuşaktan leblebici olan Hulusi Pekşenarslan, 25 yıldır bu mesleği devam ettiriyor. Kendisinden sonra bu işle uğraşacak ustanın bulunmadığını anlatan Pekşenarslan, mesleğini severek yapıyor, ailesini hala bu işten kazandığı parayla geçindiriyor.
Hulusi usta, 25 yıllık leblebicilik öyküsünü anlattı. Babasının teşvikiyle bu işe başladığını ifade eden Hulusi Usta, o zamandan bugüne mesleğinin kendisini bırakmadığı dile getirdi.
Seydişehir Leblebiciliği Yok Oluyor
Mesleğin kendisiyle son bulacağını belirten Pekşenarslan, "Seydişehir leblebiciliği artık yok oluyor. Leblebi bizim atalarımızdan kalan, ayrıca şehrimizin kurucusu ve halen kabri de burada bulunan Seyyid Harun Veli Hazretleri'nin 800 yıl önce imal ettiği bir ürün. Bir zamanlar ilçede yaşayanların neredeyse tamamı geçimini bu yolla sağlarken, bugün sadece 7 esnaf kaldık” diye konuştu.
Bu mesleğin çok zor ve yorucu olduğunu ve artık bitme noktasına geldiğini aktaran Pekşenarslan, “Leblebicilik, ilçemizde adeta taşıma suyla dönüyor. Suğla bölgesinde yeniden nohut üretimi başlamazsa, leblebicilik Seydişehir'de tümüyle yok olacak" dedi.
Leblebi 4 Kez Ateşe Giriyor
Öte yandan leblebi yapımıyla ilgili bilgiler de veren Hulusi usta, imalatın 4 aşamadan geçtiğini aktardı. Leblebi tadının zahmetli bir sürecin ardından ortaya çıktığını vurgulayan Pekşenarslan, nohudu elekten geçirerek, büyüklüğüne göre sınıflara ayırdıklarını ve leblebinin, satışa sunulmadan önce 4 kez ateşe girdiğini kaydetti. Nohudun ayrı ayrı ünitelerde bekletilmesi ve kavrulması gerektiğini ve kuru olarak ateşte kavrulduktan sonra bir gün daha bekletildiğini ifade eden Pekşenarslan, bunun ardından tekrar ateşte kavrulduğunu ve ikinci kavurma yapıldıktan sonra da sergilere serilerek kabuğundan ayrılması sağlandığını belirtti. Nohudun bu durumda ortalama bir ay bekledikten sonra, belirli oranda tekrar su verilerek ıslatıldığını ve verilen suyla birlikte bir gün bekleyen nohudun, tekrar elenerek sınıflara ayrıldığını söyleyen Pekşenarslan, bunun ardından basınç uygulanarak ateşte tekrar kavrulduğunu ve kabuğunun tamamen çıkmasının sağlandığını, en son kızartma işleminin yapılmasının ardandan da satışa sunulduğunu anlattı.
Nohut Başka İllerden Geliyor
Kavurdukları nohudu son yıllarda başka şehirlerden temin etmeye başladıklarını anlatan Hulusi usta, "Nohudu Balıkesir, Uşak, Kırkağaç bölgelerinden alıyoruz. Bizim leblebimiz çok kaliteliydi ancak taşkınlarla verimli hale gelen Seydişehir Suğla arazisine baraj yapıldı. Bölgede sulu tarıma geçilince nohuda rağbet azaldı, daha iyi gelir getiren ürünler ekiliyor. Kendi ürettiğimiz leblebi olsaydı nakliye parası da vermezdik" şeklinde konuştu.
Hulusi Pekşenarslan, Seydişehir leblebisinin adını yeniden duyurmak için bölgede nohut üretimini özendirici tedbirler alınması ve Konya-Antalya çevre yolunda leblebi satış noktalarının oluşturulması gerektiğine işaret etti.
Güncelleme Tarihi: 17 Şubat 2014, 14:55