ÇAYKUR Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, Rize İsmail Kahraman Kültür Merkezinde gerçekleştirilen toplantıda yaptığı konuşmada, Organik Çay Projesi'nin bölge için önemli olduğu söyledi.

Bölgede, dünyanın en kuzey iklim kuşağında çay yetiştirildiğini ifade eden Sütlüoğlu, "Çaylarımızın tamamı karlarla örtülmüş durumda. Tabiri caizse karlar altında çaylarımız demlenecek, lezzetiyle sağlığıyla baharda tekrar canlanacaklar. Çaylarımızın tamamının bu özelliğinden dolayı organik olma özelliği var. Çünkü organik çay üretimi diğer çay üreten ülkelerde de kısmen var ama onlar organik pestisitler kullanarak bu üretimi yapabiliyorlar. Bu da hem pahalı hem de zor bir iş oluyor" diye konuştu.

Çay bahçelerinin tamamını organik yapabilecek şanslarının olduğunu belirten Sütlüoğlu, "Hedefimiz çaylıklarımızın tamamını organik yapmak ve bu şekilde dünyanın en büyük organik ve ekolojik havzasını oluşturmak. Organik üretim de en büyük sıkıntımız üreticilerimizin toprağa organik gübre vermemesi. Organik tarıma geçildiği zaman toprağı beslemeyeceğiz, bitkiyi, ağacı beslemeyeceğiz diye bir şey yok ama organik olarak besleyeceğiz" ifadelerini kullandı.

"Sivil toplum kuruluşları da projenin parçası olmalı"
Uluslararası Organik Tarım Hareketleri Federasyonu Başkanı Markus Albenz ise Türkiye'ye üç yıl önce geldiğini ve ÇAYKUR ile olan bağlantısının o zaman başladığını belirterek, "On bine yakın insanın organik tarımla ilgilenmesi başlı başına bir başarı. ÇAYKUR'un yaptığı şey ileriye dönük olarak daha güvenilir bir tarım oluşturma çalışmasıdır. Bir kamu şirketinin, üretim aktörünün bunu nasıl yapabileceğine mükemmel bir örnek. Sivil toplum kuruluşlarının da projenin bir parçası olmaları çok önemli" şeklinde konuştu.

Toplantıya, Yeditepe Üniversitesi Genetik ve Biyomühendislik Bölüm Başkanı Fikrettin Şahin, organik tarım havzası muhtarları ve organik tarım yapan üreticiler katıldı.