1 milyar insan yatağına aç giriyor!

Dünya Gıda Günü dolayısıyla TÜGİS'in ev sahipliğinde FAO tarafından "Tarımsal Kooperatifler Dünyayı Beslemenin Anahtarıdır" temalı toplantı gerçekleştirildi.

1 milyar insan yatağına aç giriyor!

Gıdavitrini - 16 Ekim Dünya Gıda Günü dolayısıyla Türkiye Gıda Sanayi İşverenleri Sendikası'nın (TÜGİS) ev sahipliğinde Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nce (FAO) "Tarımsal Kooperatifler Dünyayı Beslemenin Anahtarıdır" temalı toplantı düzenlendi.

İstanbul Grand Cevahir Otel'de gerçekleşen toplantıda konuşan Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, katıldıkları bütün toplantılarda, bulundukları platformlarda dünyadaki açlık ve gıda sıkıntısının konuşulduğunu, konuya herkesin hakim olduğunu söyledi. Dünyada 7 milyar insanı besleyecek kadar gıda olduğunu anlatan Bakan Eker, buna rağmen 1 milyar insanın aç olduğunu ve bu insanların her gün yatağına aç girdiğini dile getirdi. Açlık ve gıda sıkıntısının aynı zamanda küresel bir güvenlik sorunu da olduğunu kaydeden Bakan Eker, "Bir küresel akıldan ve külli akıldan bahsedeceksek bunun aynı zamanda bu kürenin bir güvenlik meselesi olduğunu da idrak ederdik. Eğer yeryüzünde her 7 insandan birisi açsa, açlığın yol açtığı bir problemle karşı karşıyaysa, hayatı açlık sınırıyla tehlike altındaysa o dünya asla gerideki 6 kişi için, 6 milyar için güvenli bir yer olmaz. İnsanlık kendi güvenliğini de tehdit ediyor” şeklinde konuştu.

Haziran-Eylül ayları arasındaki süreçte küresel gıda fiyatlarının tekrar dalgalandığını hatırlatan Bakan Eker, bu durumu iyi okumak gerektiğini ifade etti. Ekonominin, ölçek ekonomi düzeyine yükselmesinin bir manada iktisadi gaye ve rasyonellik prensibinin bir gereği olarak herkesin önem verdiği bir konu olduğunu aktaran Bakan Eker, bunun küresel ölçekte hareketlerinin de önemli olduğunu vurguladı. Bakan Eker sözlerine şöyle devam etti: "Özellikle gelişmekte olan, gıda güvenliği tehdidi altında bulunan ülkelerdeki yerel ve bölgesel üretimi tehdit edici unsurlar oluşmamalı. Gelişmekte olan ülkelerde sınırlı kaynaklarla çok da fazla kar amacı gütmeyen bir üretim faaliyetinin sürdürülmesi, küresel gıda güvenliği açısından çok önemli. O bölgelerdeki tarımsal üretimi bir şekilde sürdürebilir kılmamız, onlara belirli miktarlarda destek sağlamak suretiyle kendi gıdalarını üretebilmelerini sağlamamız gerekiyor. Bölgesel ihtiyaçlarının giderilmesinde, gıda temininde ve gıdaya erişebilme noktasında bu üretim zincirini muhafaza etmek, desteklemek ve güçlendirmemiz lazım. Girdi desteği suretinde olacaksa, yani birtakım tohum, ekipman desteği şeklinde olacaksa bu durum da önemli. Gelişmekte olan ülkelerdeki kadınları, çocukları ve yaşlıları açlığın yok edici ve tahrip edici etkisinden ancak o zaman kurtarırız."

“Kooperatifçiliğe hiç olmadığı kadar önem verdik"
Hükümet olarak kooperatifçiliği ikiye ayırdıklarını ve özellikle üretim kooperatifine fazlasıyla önem verdiklerini belirten Bakan Eker, konuşmasını şöyle sürdürdü: "İnsanlar özellikle kırsal alanda büyük şirketlerin küresel ölçekte yaptığı üretim ve pazarlama faaliyetiyle rekabet edemeyip sahadan ayrıldıklarında, şehirlere geldiklerinde, üretici olmaktan çıkıp doğrudan tüketici haline geliyorlar. Bu da kuşkusuz yeni sorunlar getiriyor. Sadece gıda güvenliği alanında değil birçok başka alanda da beraberinde toplumsal sorunları getiriyor. Bizim buna dikkat etmemiz lazım." Kadın çiftçilere de değinen Bakan Eker, onların daha fazla üretebilir hale gelmesinin hem kırsal kalkınma hem de gıda güvenliği açısından son derece önemli olduğunu vurguladı. Bakan Eker, gıda ve tarım alanlarında ülkenin yakaladığı başarıyı, kooperatiflere ve dünyadaki az gelişmiş ülkelere verilen destekler hakkında bilgi vererek konuşmasını tamamladı. Bakan Eker'e konuşmasından sonra günün anısına plaket takdim edildi.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner50

banner52