Organik ürün (Ekolojik Ürün) üretimi de talebi de hızlı artıyor. Yumurtadan büyük ve küçükbaş hayvancılığa, sebze meyveden tekstile kadar çok geniş bir üretim yelpazesine ulaşan organik pazarı yılda ortalama yüzde 10-12 oranında büyüyor.
Ekolojik Tarım Organizasyonu Derneği (ETO) Başkanı Atilla Ertem, Türkiye'de 1980'li yılların sonunda sözleşmeli çiftçilikle başlayan organik tarım üretiminin hızla yaygınlaştığını söyledi.
Üretimin yapıldığı ilk yıllarda sadece ihracatı yapılan organik ürünler için son yıllarda semt pazarlarının da kurulmaya başladığını belirten Erten, İstanbul, İzmir, Ankara başta olmak üzere birçok şehirde her hafta kurulan pazarlarda taze sebze ve meyvenin yanı sıra paketlenmiş ürünler, tekstil, kozmetik ve temizlik ürünlerinin satıldığını kaydetti.
Türkiye pazarı yıllık ortalama yüzde 10 büyüyor
Ertem, "Türkiye'de 1980'li yılların sonunda sözleşmeli çiftçilikle başlayan organik tarım üretimi hızla yaygınlaştı. 2002 yılında 310 bin 125 ton olan Türkiye'nin organik ürün üretimi, 2012 yılında 1 milyon 750 bin 126 tona çıktı. Türkiye pazarı yıllık ortalama yüzde 10 civarında büyüyor. Son yıllarda hayvancılık sektörü hızlı büyüdü. Yıllık ortalama yüzde 25 büyüyor" dedi.
Organik ürünlerin, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş Türkiye genelindeki 28 kontrol ve kuruluşları tarafından belgelendirildiğini anlatan Ertem, bu firmaların üretimden işleme ve depolama aşamasına kadar her aşamada denetim yaptığını, ürüne izlenebilir bir kod numarası verdiğini ifade etti.
Ekolojik ürün pazarı 65,4 milyar doları geçti
Dünyada ekolojik ürün pazarının 2013 yılında 65,4 milyar doları geçtiğini dile getiren Atilla Ertem, bunun 8 milyar dolarının tekstil ürünlerinin oluşturduğuna işaret etti.
Türkiye'nin dünya organik tarım pazarından 500 milyon dolar civarında pay aldığını söyleyen Ertem, tahmini ihracat miktarının 400 milyon dolar civarında olduğunu belirtti. Geçmişte sadece ihraç edilen organik ürünlerin son yıllarda iç pazarda da satılmaya başlandığına dikkati çeken Ertem, iç pazar büyüklüğünün yıllık 100 milyon dolara ulaştığını anlattı.
Pazarlar kuruluyor
Ertem, iç pazarda tüketilen organik ürünlerin büyük bölümünün büyükşehirlerde haftada bir kurulan pazarlar ve "butik" marketlerde satıldığını belirterek, İzmir'de her hafta Balçova ve Karşıyaka'da kurulan pazarlarda giyimden gıdaya, kozmetikten temizlik ürünlerine kadar her türlü ürünün bulunduğunu söyledi.
Pazarların sektörde faaliyet gösteren derneklerin desteğiyle Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından yetkilendirilen kuruluşlarca denetlendiğini anlatan Ertem, "Pazarlarda ağırlıklı olarak sebze meyve ürünleri satılıyor. Bunun yanı sıra et ürünleri, süt peynir gibi hayvansal ürünler, kişisel bakım ürünleri, hazır giyime kadar geniş bir çeşit bulunuyor. Bu tür ürünlerin tamamının izlenebilirlik bir kodu var. Pazara gelen ürünler risk taşısa da bu yerler, denetlenen tek pazarlar olarak biliniyor" diye konuştu.
Büyük bölümü ihraç ediliyor
Türkiye'de üretilen organik ürünlerin büyük bölümü ihraç ediliyor. Uluslararası ticaret sınıflandırmalarında organik ürünler için ayrı bir saha veya pozisyon numarası bulunmaması sebebiyle ihracat miktarı net olarak tespit edilemiyor. Organik ürün tüketiminde Avrupa, ABD, Kanada gibi bölge ve ülkeler öne çıkıyor. Türkiye'deki üretim de 1980'li yıllarda AB'li firmaların talebi üzerine sözleşmeli çiftçilikle başlayarak yaygınlaştı. Türkiye'nin organik ürün ihracatının yüzde 80'ini kuru üzüm, kuru incir, kuru kayısı, pamuk ve fındık gibi ürünler oluşturuyor.
Katlanarak artıyor
Ekolojik Tarım Organizasyonu Derneği verilerine göre, Türkiye'nin organik ürün çeşidi ve üretimi katlanarak artıyor. 2002 yılında 150 olan bitkisel ürün sayısı 2012'de 204'de çıktı. Çiftçi sayısı ise 12 bin 428'den 54 bin 635'e çıktı. Üretim yapılan toplam alan da 89 bin 827 hektar alandan 702 bin 909 hektar alana yükseldi.