İstanbul'da iki gün süren Uluslararası Yatırım Zirvesi sona erdi. Zirvede, Katar, Suudi Arabistan, Kuveyt ve Birleşik Arap Emirliklerinden yatırımcılara, Türkiye'deki yatırım fırsatlarını yakından tanıdı. Zirveye katılan hükümet üyeleri ve siyasiler, yatırım için istikrarın önemine işaret etti.
“TÜRKİYE GÜÇLÜ İRADESİNİ HİSSETTİRDİ”
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, zirvede yaptığı konuşmada “17 Aralık'taki süreç kısmen yatırımcıyı tereddüde itmiştir. Bunu kabul etmemiz lazım. Çünkü 17 Aralık'ın hedefi de gayesi de buydu. Türkiye her zamanki gibi o güçlü iradesini hissettirdi ve seçimle de bunu perçinledi.” dedi. Güvenilir, hukuku ve zemini sağlam, özel sektör karlılığını masanın diğer tarafına geçerek sürdürülebilir hale gelecek bir yapı kurguladıklarını ifade eden Yıldız, şunları söyledi:
"Türkiye'de ilk enerji santrali 1902 yılında kuruldu. 100 yılda yapılan toplam enerji santralin kurulu gücü 31 bin 800 megavat civarındaydı. Son 11 yılda bizim gerçekleştirdiğimiz kurulu güç ise 32 bin 500 megavat civarındadır. Bu çok önemli bir değişimdir. 2023 hedeflerinde son 11 yılda yaşadığı bütün rakamları aynı şekilde iki katına çıkarma gayretimiz var. Bunu yapabileceğimize inanıyoruz."
Bakan Yıldız, hangi sektörde olunursa olunsun mutlaka ülkedeki siyasi istikrarın olmasına bakıldığını aktararak, "Askeri rejimlerle yönetilmeye çalışılan dünyada zengin petrol yataklarına sahip ülkeler var ama yatırımcı çekemiyorlar. Biz yatırımcıya güven veren ve samimi olarak ortaya koyabilen bir iktidarız. Biz geleceğimizin şu anki ortamdan daha iyi olması için çalışıyoruz. Vatandaşlarımızın hemen hemen hepsi borçlu olarak doğdular ama bizden sonraki neslin mutlaka alacaklı hale gelmesi lazım" şeklinde konuştu.
“İKİNCİ BİR SIÇRAMA YAPMAK İSTİYORUZ"
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, “En son 30 Mart'ta yaptığımız yerel seçimlerde de halkımız bize siyasi istikrar devam dedi. Hükümetimize büyük bir teveccüh gösterdi. Adeta güvenoyu verdi.” dedi. Bugünkü dünyada sadece ekonomik gelişmelere bakarak yatırım yapmanın doğru olmadığını belirten Yılmaz, sosyal boyutu ihmal edilmiş bir politikanın sürdürülebilir olmayacağının açık olduğunu dile getirdi.
Türkiye olarak ikinci bir sıçrama yapmak istediklerinin altını çizen Yılmaz, Türkiye'nin 2023 hedeflerinden bahsetti. Türkiye'nin 2023 yılına giderken çok daha büyük kapasiteli limanlara ihtiyaç duyacağını kaydeden Yılmaz, bu çerçevede Karadeniz'deki Filyos Limanı'nı yakında ihale edeceklerini, altyapısını kamu olarak yapacaklarını, ardından yap-işlet-devret yöntemi ile de özel sektörü oraya davet edeceklerini söyledi. Ege Bölgesi'ndeki Çandarlı Limanı'nda da ciddi çalışmalar yürüttüklerini bilgisini veren Yılmaz, Mersin Limanı ile ilgili çok önemli projelerinin söz konusu olduğunun altını çizdi.
"KRİZ BEKLENTİLERİ, SEÇİM SONUÇLARIYLA ORTADAN KALKTI"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, “Türkiye önümüzdeki dönemde, markalarımız ile patentlerimizi geliştirmeye ve Türkiye'nin uluslararası alanda rekabet gücünü arttırmaya yönelik teşvikler yapacaktır.” dedi.
Türkiye'nin Mayıs ayından beri üst üste bir takım operasyonlara maruz kaldığını anlatan Kurtulmuş, bu operasyonları yöneten, yönlendiren ve alet olan içerideki ve dışarıdaki çevrelerin, Türkiye'de ekonomik kriz beklentisinde olduğunu vurguladı. Bu durumun kısmen ekonomi üzerinde etkili olduğunun altını çizen Kurtulmuş, seçim sonrası kriz beklentilerinin de ortadan kalktığını kaydetti.
Türkiye'nin iki haftalık süreç içerisinde yaklaşık 42,6 milyar dolar ekonomik kazanç elde ettiğini ifade eden Kurtulmuş, "Faizler düşmüştür, devletin iç borçlanma senetlerinde ciddi şekilde değer artışı olmuştur, döviz kurunun aşağı hareketiyle özel sektörün Türkiye'deki dış para açığı Türk parası olarak aşağı çekilmiştir. Dolayısıyla kriz beklentileri seçim sonuçlarıyla ortadan kalkmış ve Türkiye ekonomisi 2 hafta gibi kısa bir süre içerisinde çok olumlu sinyallerle yoluna devam edeceğini göstermiştir." diye konuştu.