Şu bilgi kesin: Susuz olmaz! Eğer mevsim yaz ise bu bilgi zaten ve asla tartışılmaz. Ve yine unutmayalım ki su içmenin ihmali, bahanesi, zamanı falan da olmaz. Susadığınız her zaman, her yerde ve en kısa sürede su ihtiyacınızı mutlaka karşılamak zorundasınız. Diğer taraftan beslenmenin pek çok alanında olduğu gibi su ihtiyacını karşılarken de dikkat etmeniz gereken basit ama önemli bazı ayrıntılar var...
Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, insanın su ihtiyacı ve su içmenin faydalaryla ilgili ntv.com.tr'de çarpıcı tespitlerde bulunmuş."Su içmenin püf noktaları" başlığıyla okuyucuya aktarılan yazıda, hangi suların tercih edilmesi gerektiği, suyun nasıl zenginleştirileceği, ne şekilde içilmesi gerektiği, yemek yerken su içilip içilmeyeceği gibi konularda çok yararlı bilgiler aktarıyor..
1) SUSAMAYI BEKLEMEYİN: Özellikle çocuklar ve ileri yaştakiler susuz kaldıklarının ya farkına varmazlar ya da su içmeyi erteleme yanlışlığına düşerler. Ne var ki bilimsel veriler, çocuk, yetişkin, ihtiyar fark etmiyor, su ihtiyacını karşılarken süreci susuzluk duygusunu baz alarak yönetmeyi doğru bulmuyor. Düzensiz ve susuz kalmayı beklemeyin, suyu düzenli tüketin.
2)SERT SULARI TERCİH EDİN: Kalsiyum ve magnezyum zengini sert sular, yumuşak sulara oranla daha sağlıklıdır. Zira içerdikleri bol mineral yükü hem kalsiyum ve magnezyum ihtiyacını karşılamaya yardımcı oluyor, hem de bedenin alkali gücünü arttırıyor.
3)SUYU ZENGİNLEŞTİRİN: İçtiğiniz suya ilave edeceğiniz bir çay kaşığı tarçın, zencefil, birkaç dilim portakal, şeftali, limon, salatalık, birkaç parça nane, maydanoz, fesleğen içeceğiniz suyun sadece lezzetini değil, vitamin, mineral ve antioksidan zenginliğini de arttıracaktır.
4)AYAKTA DEĞİL, OTURARAK İÇİN: Suyu oturarak içmenin sadece geleneksel ya da dini temelleri olduğunu düşünmüyorum. Bilim de oturularak içilen suyun daha sağlıklı neticeler verdiğini doğruluyor.
5)LIKIR LIKIR DEĞİL, YUDUM YUDUM İÇİN: Her yudum suyu ağzınızda bir süre gezdirip daha sonra yudumlayın. Bu tükürük salgınızı arttıracak ve o salgıdaki enzimler sayesinde gıdaların hazmına destek sağlayacaktır.
6)NE SOĞUK NE SICAK, ILIK İÇİN: Farklı düşünenlerin de olabileceğini kabul ediyorum ama elimizdeki veriler çok sıcak ya da çok soğuk içilebilecek sulara oranla ılık su tüketmenin daha doğru olduğunu gösteriyor.
7)YEMEKTE SU İÇMEYİN: Yemekteyken içtiğimiz su midemizde doygunluk ve dolgunluk hissini arttırarak daha az gıda tüketmemize dolayısıyla kilo kontrolünde daha çok başarılı olmamıza fayda sağlayabilir. Ama bu yanlışın gıdaların sindirimine olumsuz etki yapabileceğini de bir kenara not etmemizde fayda var.
8)İHTİYACINIZ KADAR İÇİN: “Günde 8 bardak su” tavsiyesi Ertuğrul Özkök’ün bir türlü gündemden düşürmek istemediği, “Her gün 10 bin adım yeter!” tavsiyesi kadar hep gündemde tutulan ve tartışılan bir sağlık önerisidir. Bilimsel rakamlara gelince... Yetişkin birinin günlük enerji harcamasının her bir kalorisi için en az 1, en çok 2 mililitre su tüketmesi gerekiyor. Diğer bir parametre ise içilecek su miktarını kiloyu baz alarak ayarlamaktır. Uzmanlar, yetişkin birinin kilosu başına 25-30 mililitre suya ihtiyacı olduğunu söylüyor.
9)SADECE SU YETMEZ: Bedeninize daha çok su kazandırabilmek için sadece içtiğiniz suya güvenmeyin, yüklenmeyin. Bol sulu meyvelerden (karpuz, salatalık), sulu tencere yemeklerinden (çorbalardan), sağlıklı içeceklerden (ayran, çay) de faydalanmayı düşünün.
10)GÜN İÇİNE YAYIN:
Günlük su ihtiyacınızı karşılarken tüketeceğiniz miktarı belirli saatlerde yoğunlaştırmayın, mümkün olduğu ölçüde günün tamamına yaymaya çalışın. Bu yöndeki çabalarınızın başarıya ulaşıp ulaşmadığını ve yeteri kadar su içip içmediğinizi anlamak istiyorsanız idrar renginizi kontrol etmeyi de unutmayın. Su kadar açık renkli ve berrak bir idrar üretmek yeterli ve düzenli su tükettiğinizin en güvenli ve garantili işaretidir.
Kaynak:ntv.com.tr